15.1.08

Gecenin İblisleri

Duvarda asılı donuk nehirde ki aksinden çıkageldiler. Tamda gözlerinin içine bakarken, sessizliğinden güç bulup geldiler. Önce korktu içine düşeceğinden artık ona benzemeyen yansımasının. Daha çok korkmalıydı oysa, çünkü olmakta olan korkulanın tam tersiydi. Bir et ve gölge istiyorlardı kendilerine, kırmışlardı artık onları tutsak eden zincirlerini bir kere. Isırılmaktan daha fazla acı çekiyordu. etinin her gözeneğinden girip ruhunu kovarlarken. Bağıramıyordu, ya artık bir ağzı yoktu ya da artık onun değildi. Ellerini kapadı yüzüne, yüzü artık etten değildi, gümüşi, kaygan ten. Eli yüzünün içinde kayboldu, sonra ensesinden çıkıverdi gözleri. Ardında zift gibi bir siyah iz ancak yatağına kadar sürünebildi. Herşey değişiyordu, yatağı batıyordu ağır ağır, uzandıysada sadece yastığını tutabildi ucundan.

Öylesine sessizlerde ki, bu onu hiçkimsenin duymasına engel, olsa olsa ruhunun etinde erişiyişnin gürültüsüydü. Garip olan hafiflediğini hissediyordu. Batma hissiydi belki ona bunu hissetiren. Uykuyla uyanıklık arasında ruhunu kemirdiler. Acı hissi tamamen yok olmuştu, uyuşukluktan. Onlar ısırmaya başlamadan ruhunu, artık acıyı her yerinde duyumsuyor, en çok neresinin acıdığını bilemiyordu.

En sonunda tamamen bıraktı kendini... Gezlerinin feri söndü, son çırpınışında kolu savruldu havada ve sonra düştü, kendi ağırlığınca. Öyle bir nefes çekti içine, içinde sustuğu ne varsa hepsi uçuverdi dudaklarından bir kerede... Karardı gözleri, tek bir beyaz nokta bile kalmayıncaya kadar...

Günün ışıkları odanın penceresinin içinden süzülüp değinçe tenine acıyı duyumsadı... Gözlerini açtı. Tepesinden sınırsız ve kocamandı tavan. Güçsüzdü... Bütün geçeyi bir kerede hatırladı, her saniyesini hemde. Sonra ayaklanıp banyoya gitti, aynaya baktı ürkek gözlerle... Yaklaştı yansımasına, yanaklarına, dudaklarına dokundu. Bir boşluk bir delik ya da yara aradı etinde. Sonra göz göze geldi aynadaki ben'iyle. Gözlerinin içine baktı... Sonra sukunetle anladı... Geceleri artık eskisi gibi sessiz geçmeyecekti...

0 yorum: